İnsan, bir eylemde bulunurken, eylemini zamana yaymalı ki umulmadık anda, umulmadık bir sonuç ile karşı karşıya kaldığı zaman, kendini göğüs geremeyeceği bir pişmanlığın altında ezilmekten kendini kurtarabilsin. Kişi, bir şey yaparken ya da yapacağı şeyi öncesinde tasarlarken, anın içerisine hapsolmamalı ya da yapılanı geçmiş kadar, gelecek de beslemeli ve böylece doğru tavır, kişinin içinde olgunlaşmalı. Çünkü ancak olgun bir tavır karşı tarafı gerçeği görmeye ikna edebilir. Bir insanı, bilinmeyen her şeyle, yani şüpheler ile birlik olup, belirli bir şiddetle suçlamak -hatta yargılamak- ve gidişatın ilerleyişini değiştirmeye kalkışmak ne acı. Hayat, peçeteleri bile dramatikleştirebilir.